‘Do, take, have’ gibi kelimelerin çok fazla manası olduğu için bu kelimelerin tüm manalarını ezberlemek oldukça zordur. Bu kelimeleri, sözcük grupları (collocations) olarak öğrenmek, hem daha etkili hem de daha akılda kalıcı olacaktır. Aşağıda ‘do’ kelimesiyle birlikte en çok kullanılan kelimeler ve örnek cümleler verilmiştir. Daha fazlası için İngilizce sözlüğümüze bakabilirsiniz.
• do something: bir şey yapmak
• do homework: ödev yapmak
• do the dishes: bulaşıkları yıkamak
• do the cleaning: temizlik yapmak
• do research: araştırma yapmak
• do a favour: iyilik yapmak
• do business: iş yapmak
• do exercise: egzersiz yapmak, spor yapmak
• do harm: zarar vermek
• do one’s duty: görevini yapmak
• do a course: ders almak
• do a deal: anlaşma yapmak
• do a good job: iyi iş yapmak, iyi iş çıkarmak
• do work: iş yapmak, çalışmak
• do a report: rapor hazırlamak
• do the housework: ev işi yapmak, ev işleri yapmak
• do a puzzle: bulmaca çözmek
• do the ironing: ütü yapmak
• do the food: yemek yapmak
• do the laundry: çamaşırları yıkamak
• do the shopping: alışveriş yapmak
• do everything: her şeyi yapmak
• do anything: herhangi bir şey yapmak
• do one’s best: elinden geleni yapmak
• I did a math course last year.
› Geçen sene matematik dersi aldım.
• Can you do a favour for me?
› Benim için bir iyilik yapabilir misin?
• You’ve done a good job cleaning the kitchen.
› Mutfağı temizlemekle iyi iş çıkardın.
• We want to do business with you.
› Sizinle iş yapmak istiyoruz.
• I usually do exercise every day.
› Genelde her gün egzersiz yaparım.
• He is doing research on this subject.
› Bu konuda araştırma yapıyor.
• I’ve done enough work for today.
› Bugün için yeterince iş yaptım.
• I will do my best to help you.
› Sana yardım etmek için elimden geleni yapacağım.
• You can’t do everything by yourself.
› Her şeyi kendi başına yapamazsın.
• My mom was doing the ironing.
› Annem ütü yapıyordu.
• There’s nothing to do about it.
› Bu konuda yapacak bir şey yok.
• What have I done to you?
› Ben sana ne yaptım?
• How are you doing?
› Nasıl gidiyor?
• You can do as you wish.
› Dilediğin gibi yapabilirsin.
• What are you doing tomorrow?
› Yarın ne yapıyorsun?
• What can I do for you?
› Sizin için ne yapabilirim?
• What are you doing?
› Ne yapıyorsun?
• What do you do?
› Ne iş yapıyorsun?
Diğer sözcük gruplarını (collocations) görmek için linke tıklayabilirsiniz:
➪ have ➪ take ➪ get ➪ make ➪ give |
➪ run ➪ draw ➪ hold ➪ keep ➪ set |