Simple present tense ile kullanılan zaman zarfları ve zaman ifadeleri.
Simple Present Tense'in kullanım yerleri Türkeçedeki geniş zamana çok benzerdir. Genellikle alışkanlıklardan, genel doğrulardan ve sık yapılan eylemlerden bahsederken kullanılır. Aşağıda simple present tense ile kullanılan zaman ifadelerinin listesi verilmiş ve kullanım yerlerine değinilmemiş. Konu anlatımı aşağıdaki linke tıklayabilirsiniz.
Simple Present Tense - Konu anlatımı
always | her zaman, daima |
usually, generally, in general |
genellikle, genelde |
often | sık sık |
sometimes, occasionally |
bazen, zaman zaman |
rarely |
ender olarak |
never | asla |
every day, every week, every year | her gün, he hafta, her yıl |
every other day, every other week |
gün aşırı, iki günde bir, iki haftada bir |
every morning, every Monday |
her sabah, her pazartesi |
evey two weeks, every three months |
her iki haftada bir, her üç ayda bir |
once a day, twice a week, three times a year | günde bir kez, haftada iki kez, yılda üç kez |
on Sundays, on Saturday nights |
pazarları, cumartesi geceleri, sala sabahları |
on weekdays, on weekends | hafta içi, hafta sonları |
at night, at noon | geceleri, öğleleri |
in the morning, in the evening | sabahleyin, akşamleyin, sabahları, akşamları |
next week, next month | gelecek hafta, gelecek ay |
・He always brushes his teeth before going to bed.
› Yatmadan önce daima dişlerini fırçalar.
・He often goes for a run before breakfast.
› Kahvaltıdan önce sık sık koşuya çıkar.
・Children usually learn to walk by the age of one.
› Çocuklar genellikle bir yaşına kadar yürümeyi öğrenirler.
・We sometimes order pizza for dinner.
› Bazen akşam yemeği için pizza sipariş ediyoruz.
・She rarely watches TV during the day.
› Gün içerisinde nadiren televizyon izliyor.
・They watch movies at night.
› Geceleri film izliyorlar.
・She drinks coffee in the morning.
› Sabahları kahve içer.
・She reads the newspaper every morning.
› Her sabah gazete okuyor.
・They have a meeting every Monday.
› Her pazartesi toplantı yapıyorlar.
・They play tennis every Sunday afternoon.
› Her pazar öğleden sonra tenis oynuyorlar.
・They water the plants every other day.
› Bitkileri günaşırı suluyorlar.
・We go grocery shopping once a week.
› Haftada bir kez market alışverişine gidiyoruz.
・She cleans the house on Fridays.
› Cuma günleri evi temizliyor.
・What do you usually do on weekends?
› Haftasonları genelde ne yaparsın?
・She starts her new job next month.
› Gelecek ay yeni işine başlayacak.