İngilizcede 'ought to' kullanımı ve konu anlatımı.
Ought to, Türkçeye ‘-meli/malı, gerekmek, gerekli olmak’ olarak çevirilir. Kullanım yerleri 'should' a oldukça benzerdir. Genel olarak bir gereklilikten, beklentiden veya ahlaki bir zorunluluktan bahsederken kullanılır.
| Yapı |
| Olumlu (özne + ought + to + V1) |
| • We ought to be careful. › Dikkatli olmalıyız. |
| Olumsuz (özne + ought + not + to + V1) |
| • You ought not to be late. • You oughtn't to be late. › Geç kalmamalısın. |
| Soru (ought + özne + to + V1) |
| • Ought I to come early? › Erken gelmeli miyim? |
Kullanım Yerleri
Doğruluk
Bir şeyin yapılmasının doğru, gerekli veya ahlaki bir zorunluluk olduğunu belirtmek için kullanılır.
• We ought to help her.
› Ona yardım etmeliyiz.
• Drivers oughtn't to exceed the speed limit.
› Sürücüler hız sınırını aşmamalıdır.
• We ought to be more respectful towards others.
› Başkalarına karşı daha saygılı olmalıyız.
• He ought to have listened to his teacher’s advice.
› Öğretmeninin tavsiyesini dinlemeliydi.
Beklenti
Bir beklentiyi ya da bir şeyin olası olduğunu belirtmek için kullanılır.
• This movie ought to be good.
› Bu film iyi olmalı.
• The journey ought to take about 4 hours.
› Yolculuk yaklaşık 4 saat sürmeli.
• They ought to have arrived by now.
› Şimdiye kadar gelmiş olmaları gerekirdi.
• He has worked all day. He ought to be tired.
› Bütün gün çalıştı. Yorgun olmalı.
Tavsiye
Bir tavsiyede ya da öneride bulunurken kullanılır.
• You ought to read this book.
› Bu kitabı okumalısın.
• You ought to eat more fruits.
› Daha fazla meyve yemelisiniz.
• You ought to have come to the party. It was amusing.
› Partiye gelmeliydin. Eğlenceliydi.