İngilizcede Zıt Anlamlı Kelimeler - Antonyms
İngilizcede Zıt Anlamlı Kelimeler - Antonyms

İngilizcede en çok kullanılan zıt anlamı kelimeler (antonyms). İngilizcede en sık kullanılan zıt anlamlı kelimeler (antonyms) nelerdir?

İngilizce karşılığı 'antonyms' olan zıt anlanlı kelimeler, anlam bakımından birbirleri ile çelişen kelimelere denilir. Zıt anlamlı kelimeler, dil öğrenmenin en önemli unsurlarından biri olan kelime ezberi yapmada oldukça faydalıdır. Bir kelimeyi zıt anlamıyla birlikte öğrenmek akılda kalıcılığını arttırır ve öğrenmeyi kolaylaştırır. Aşağıda İngilizcede sık kullanılan zıt anlamlı kelimeler verilmiştir.

Above (Üzerinde) Below (Altında)
Alive (Canlı) Dead (Ölü)
All (Hepsi) None (Hiçbiri)
Ask (Sormak) Reply (Cevaplamak)
Awake (Uyanık)  Asleep (Uyuyan)
Beautiful (Güzel) Ugly (Çirkin)
Begin (Başlamak) End (Bitirmek)
Big (Büyük) Small (Küçük)
Black (Siyah) White (Beyaz)
Boring (Sıkıcı) Exciting (Heyecan verici)
Bottom (Alt) Top (Üst)
Boy (Erkek) Girl (Kız)
Buy (Satın almak) Sell (Satmak)
Careful (Dikkatli) Careless (Dikkatsiz) 
Catch (Yakalamak)  Miss (Kaçırmak)
Clean (Temiz) Dirty (Kirli)
Combine (Birleştirmek)  Separate (Ayırmak) 
Come (Gelmek) Go (Gitmek)
Dangerous (Tehlikeli) Safe (Güvenli)
Deep (Derin) Shallow (Sığ) 
Die (Ölmek) Live (Yaşamak)
Domestic (Yerli)  Foreign (Yabancı)
Early (Erken) Late (Geç)
East (Doğu) West (Batı)
Easy (Kolay) Difficult (Zor)
Everything (Her şey) Nothing (Hiçbir şey)
Exit (Çıkmak)  Enter (Girmek)
Expensive (Pahalı) Cheap (Ucuz)
Export (İhracat)  Import (İthalat) 
Fake (Sahte)  Real (Gerçek)
Far (Uzak) Near (Yakın)
Fast (Hızlı) Slow (Yavaş)
Find (Bulmak) Lose (Kaybetmek)
Floor (Zemin) Ceiling (Tavan) 
Forget (Unutmak) Remember (Hatırlamak)
Friend (Dost) Enemy (Düşman) 
Full (Dolu) Empty (Boş)
Future (Gelecek) Past (Geçmiş)
Give (Vermek) Take (Almak)
Go (Gitmek) Stop (Durmak)
Good (İyi) Bad (Kötü)
Happy (Mutlu) Sad/Unhappy (Üzgün)
Hard (Sert) Soft (Yumuşak)
Heaven (Cennet)  Hell (Cehennem) 
Heavy (Ağır) Light (Hafif)
High (Yüksek) Low (Alçak)
Hot (Sıcak) Cold (Soğuk)
İmportant (Önemli) Trivial (Önemsiz)
Include (Kapsamak) Exclude (Hariç Tutmak)
Inside (İçeri) Outside (Dışarı)
Kind (Kibar) Rude (Kaba)
Lazy (Tembel) Hardworking (Çalışkan)
Left (Sol) Right (Sağ)
Let (İzin Vermek) Forbid (Yasaklamak) 
Light (Aydınlık) Dark (Karanlık)
Love (Sevmek) Hate (Nefret Etmek)
Male (Erkek) Female (Kadın)
Melt (Erimek)  Freeze (Donmak) 
More (Daha Fazla) Less (Daha Az)
New (Yeni) Old (Eski)
North (Kuzey) South (Güney)
Open (Açmak)  Close (Kapatmak)
Over (Üzerinde) Under (Altında)
Peace (Barış) War (Savaş)
Positive (Pozitif) Negative (Negatif)
Push (İtmek)  Pull (Çekmek) 
Quiet (Sessiz) Loud (Yüksek Sesli)
Regular (Düzenli) Irregular (Düzensiz)
Rich (Zengin) Poor (Fakir)
Right (Doğru) Wrong (Yanlış)
Same (Aynı) Different (Farklı)
Single (Bekar) Married (Evli)
Slim (Zayıf) Fat (Şişman)
Smart (Akıllı)  Stupid (Salak) 
Special (Özel) Genaral (Genel)
Strong (Güçlü) Weak (Zayıf)
Subjective (Öznel) Objective (Nesnel)
Summer (Yaz) Winter (Kış)
Tall (Uzun) Short (Kısa)
Teach (Öğretmek) Learn (Öğrenmek)
Thick (Kalın) Thin (İnce)
Tight (Sıkı)  Loose (Gevşek) 
True (Doğru) False (Yanlış)
Up (Yukarı) Down (Aşağı)
Wet (Islak) Dry (Kuru)
Wide (Geniş) Narrow (Dar)
Win (Kazanmak) Lose (Kaybetmek)
Young (Genç) Old (Yaşlı)

 

Editörün Seçtikleri