İngilizcede Tüm Zamanlar (Tenses) | Özet Konu Anlatımı | Bilexis Blog
İngilizcede Tüm Zamanlar (Tenses) | Özet Konu Anlatımı
İngilizcede Tüm Zamanlar (Tenses) | Özet Konu Anlatımı

İngilizcedeki tüm zamanlar özet bir şekilde anlatılmış ve örnek cümleler ile sadece temel kullanım yerleri verilmiştir.

Present Continuous Tense

Konuşma anında yapılan bir eylemi, devam eden bir değişimi ya da gelişimi, gelecekte yapılması planlanmış bir şeyi ve tekrar eden rahatsız edici bir durumu belirtmek için kulllanılır.

He is sleeping now.
› O, şu an uyuyor.

Technology is developing rapidly.
› Teknoloji hızlı bir şekilde gelişiyor.

What are you doing tomorrow?
› Yarın ne yapıyorsun?

They are constantly arguing.
› Sürekli tartışıyorlar.

Simple Present Tense

Bir hobiyi, alışkanlığı, genel bir doğruyu, bilimsel bir gerçeği, konuşma anı olan bir hissi ve bir emir cümlesini belirtmek için kullanılır.

• I always get up early.
› Her zaman erken kalkarım.

• Come with me.
› Benimle gel.

• Water boils at 100 degrees Celsius.
› Su 100 santigrat derecede kaynar.

• You look awful.
› Berbat görünüyorsun.

Simple Past Tense

Geçmişte bir kez, birkaç kez, art arda veya bir süre olmuş ve bitmiş bir olayı belirtmek için kullanılır.

• I saw her yesterday.
› Onu dün gördüm.

• William Shakespeare died in 1616.
› William Shakespeare 1616'da öldü.

• He drank water, looked at me and sit down.
› Su içti, bana baktı ve oturdu.

Past Continuous Tense

Geçmişte bir süre devam etmiş bir olayı, geçmişte olmuş bir değişimi ve geçmişte tekrar teakrar olmuş bir şeyi belirtmek için kullanılır.

• He was looking for his keys.
› Anahtarlarını arıyordu.

• The city was changing quickly.
› Şehir hızla değişiyordu.

• She was doing yoga every day.
› Her gün yoga yapıyordu.

Present Perfect Tense

Geçmişte olmuş ve halen devam eden bir olayı, geçmişte olmuş ve etkisi hala devam eden bir olayı ya da yenice olmuş bir bir olayı belirtmek için kullanılır.

• He has been in hospital since Friday.
› Cuma gününden beri hastanede.

• I have forgotten his name.
› Onun ismini unuttum.

• I have just finished my work.
› İşimi yeni bitirdim.

Present Perfect Continuous Tense

Geçmişte başlamış ve konuşma anı devam eden bir olayı veya olayın etkisini belirtmek için kullanılır.

• I have been waiting for two hours.
› İki saattir bekliyorum.

• I've been feeling very tired recently.
› Son zamanlarda kendimi çok yorgun hissediyorum.

Past Perfect Tense

Geçmişte olmuş bir olayın geçmişteki başka bir olaydan veya zaman diliminden daha önce olduğunu belirtmek için kullanılır.

• He had moved to Germany before 2010.
› 2010’dan önce Almanya’ya taşınmıştı.

• We went out after the rain had stopped.
› Yağmur durduktan sonra dışarı çıktık.

Past Perfect Continuous Tense

Geçmişte başlamış, geçmişte bir süre devam etmiş ve geçmişteki belirli bir zaman diliminden önce bitmiş bir olayı belirtmek için kullanırız.

• He had been drinking water when I came in.
› İçeri girdiğimde su içiyordu.

• The ground was wet. It had been raining for hours.
› Yer ıslaktı. Saatlerce yağmur yağmıştı.

Simple Future Tense

Konuşma anında yapma kararı alınan bir işi; gelecekle ilgili bir gerçeği veya tahmini; herhangi bir şeyi eklif etmeyi, rica etmeyi veya söz vermeyi belirtmek için kullanılır.

• I am very thirsty. I will drink water.
› Çok susadım, su içeceğim.

• Will you join us for lunch?
› Öğle yemeğinde bize katılır mısın?

• I’m sure you’ll pass the exam.
› Eminim sınavı geçeceksin.

Be going to

Gelecekle ilgili bir kararı, planı, niyeti veya kesin olduğunu düşündüğümüz bir tahmini belirtmek için kullanılır.

• The weather is cloudy. It’s going to rain.
› Hava yağmurlu. Yağmur yağacak.

• I’m going to buy a new car.
› Yeni bir araba alacağım.


İngilizcede zamanların konu anlatımlarına linke tıklayarak gramer sayfamızdan ulaşabilirsiniz.

İngilizcede Zamanlar


 

Editörün Seçtikleri