İngilizce Düzensiz Fiiller - Irregular Verbs
İngilizce Düzensiz Fiiller - Irregular Verbs

İngilizcede düzensiz fiiller (irregular verbs) liste.

İngilizcede düzensiz fiiller, dil öğrenenler için önemli bir konudur. Düzenli fiiller, past tense (V2) ve past participle (V3) formlarında "-ed" eki alırken, düzensiz fiillerin bu formları kurallara uymadan değişir. Bu nedenle, düzensiz fiillerin doğru kullanımını öğrenmek ve ezberlemek dilin akıcı ve doğru bir şekilde kullanılması açısından kritik önem taşır.

Düzensiz fiiller, günlük hayatta sıkça kullanılan fiiller arasında yer alır. "Go" (gitmek), "see" (görmek), "take" (almak) gibi yaygın fiiller, düzensiz fiillere örnek olarak verilebilir. Bu fiillerin geçmiş zaman formları sırasıyla "went," "saw," ve "took" şeklindedir. Her biri farklı bir şekilde değiştiği için, bu fiillerin öğrenilmesi, pratik yapmayı ve sürekli tekrarı gerektirir.

Liste

 V1 (Base) V2 (Past) V3 (Past Participle)
 arise (kalkmak) arose arisen
 awake (uyandırmak) awoke awoken
 be (olmak) was, were been
 bear (dayanmak) bore  borne
 beat (vurmak) beat beaten
 become (olmak) became become
 begin (başlamak) began begun
 bend (bükmek) bent bent
 bet (bahse girmek) bet bet
 bid (teklif vermek) bid, bade bid, bidden
 bind (bağlamak) bound bound
 bite (ısırmak) bit bitten
 bleed (kanamak) bled bled
 blow (esmek) blew blown
 break (kırmak) broke broken
 breed (doğurmak) bred bred
 bring (getirmek) brought brought
 broadcast (yayımlamak) broadcast broadcast
 build (inşa etmek) built built
 burn (yakmak) burned, burnt burned, burnt
 burst (patlamak) burst burst
 buy (satın almak) bought bought
 catch (yakalamak) caught caught
 choose (seçmek) chose chosen
 cling (sarılmak) clung clung
 clothe (giydirmek) clothed clothed
 come (gelmek) came come
 cost (mal olmak) cost cost
 creep (emeklemek) crept crept
 cut (kesmek) cut cut
 daydream (hayal kurmak) daydreamed, daydreamt daydreamed, daydreamt
 deal (anlaşmak) dealt dealt
 dig (kazmak) dug dug
 disprove (çürütmek) disproved disproved
 do (yapmak) did done
 draw (çizmek)  drew drawn
 dream (rüya görmek) dreamed, dreamt dreamed, dreamt
 drink (içmek) drank drunk
 drive (sürmek) drove driven
 dwell (ikamet etmek) dwelt, dwelled dwelt, dwelled
 eat (yemek) ate eaten
 fall (düşmek) fell fallen
 feed (beslemek) fed fed
 feel (hissetmek) felt felt
 fight (dövüşmek) fought fought
 find (bulmak) found found
 fit (uymak) fitted, fit fitted, fit
 flee (firar etmek) fled fled
 fling (fırlatıp atmak) flung flung
 fly (uçmak) flew flown
 forbid (yasaklamak) forbade forbidden
 forecast (tahmin etmek) forecast, forecasted forecast, forecasted
 forego (vazgeçmek) forewent foregone
 foresee (ön görmek) foresaw foreseen
 foretell (önceden bilmek) foretold foretold
 forget (unutmak) forgot forgotten
 forgive (affetmek) forgave forgiven
 forsake (terk etmek) forsook forsaken
 freeze (dondurmak) froze frozen
 get (almak) got got, gotten
 give (vermek) gave given
 go (gitmek) went gone
 grow (büyümek) grew grown
 hang (asmak) hung hung
 have (sahip olmak) had had
 hear (işitmek) heard heard
 hide (saklamak) hid hidden
 hit (vurmak) hit hit
 hold (tutmak) held held
 hurt (acıtmak) hurt hurt
 keep (saklamak) kept kept
 know (bilmek) knew known
 lay (uzanmak) laid laid
 lead (önderlik etmek) led led
 lean (eğilmek) leant, leaned leant, leaned
 learn (öğrenmek) learned, learnt learned, learnt
 leave (terk etmek) left left
 lend (ödünç vermek) lent lent
 let (izin vermek) let let
 lie (yalan söylemek) lied lied
 lose (kaybetmek)  lost lost
 make (yapmak) made made
 mean (kastetmek)  meant meant
 meet (buluşmak) met met
 pay (ödemek) paid paid
 put (koymak) put put
 quit (bırakmak) quit quit
 read (okumak) read read
 ride (sürmek) rode ridden
 ring (zil çalmak) rang rung
 rise (yükselmek) rose risen
 run (koşmak) ran run
 say (söylemek) said said
 see (görmek) saw seen
 sell (satmak) sold sold
 send (göndermek) sent sent
 set (ayarlamak) set set
 shake (sallamak) shook shaken
 shine (parlamak) shone shone
 shoot (ateş etmek) shot  shot 
 show (göstermek) showed shown
 shrink (küçültmek) shrank shrunk
 shut (kapatmak) shut shut
 sing (şarkı söylemek) sang sung
 sit (oturmak) sat sat
 sleep (uyumak) slept slept
 speak (konuşmak) spoke spoken
 spend (harcamak) spent spent
 spill (dökmek) spilt, spilled spilt, spilled
 spread (yaymak, sermek) spread spread
 speed (hızla gitmek) sped sped
 stand (ayakta durmak) stood stood
 steal (çalmak) stole stolen
 stick (batırmak) stuck stuck
 sting (sokmak) stung stung
 stink (kötü kokmak) stank stunk
 swear (küfretmek) swore sworn
 sweep (süpürmek) swept swept
 swim (yüzmek) swam swum
 swing (sallamak) swung swung
 take (almak) took taken
 teach (öğretmek) taught taught
 tear (yırtmak) tore torn
 tell (anlatmak) told told
 think (düşünmek) thought thought
 throw (atmak) threw thrown
 understand (anlamak) understood understood
 wake (uyanmak) woke woken
 wear (giymek) wore worn
 win (kazanmak) won won
 write (yazmak) wrote written

Notlar

• ‘Get’ fiilinin V2 ve V3 hali ‘got’ şeklindedir. Ancak Amerikan İngilizcesinde, konuşma dilinde, V3 hali ‘gotten’ şeklindedir.

• ‘Fit’ fiilinin V2 ve V3 hali genel olarak ‘fitted’ şeklindedir. Ancak Amerikan İngilizcesinde ‘fit’ şeklinde kullanılır.

• ‘Learn’ fiilinin V2 ve V3 hali Amerikan İngilizcesinde ‘learned’, İngiltere İngilizcesinde ‘learned' ve 'learnt’ şeklinde kullanılabilir.

• 'Lean' fiilinin V2 ve V3 hali genel olarak 'leaned' şeklindedir. Ancak İngiltere İngilizcesinde 'leant' şeklinde de kullanılır.

Editörün Seçtikleri