Common kelimesinin kullanım yerleri ve kullanım örnekleri.

Common

1. A1 (sıfat) sık yapılan/olan, yaygın

• a common spelling mistake. (sık yapılan imla hatası) 

• The disease is very common in children. (Hastalık çocuklarda çok yaygındır.)

• Traffic congestion is a common problem in big cities. (Trafik sıkışıklığı büyük şehirlerde yaygın bir sorundur.)

2. B1 (sıfat) ortak, müşterek

• They share a common interest in technology. (Teknolojiye ortak bir ilgileri var.)

• We’re working together to achieve a common goal. (Ortak bir hedefe ulaşmak için birlikte çalışıyoruz.)

• The two countries united to fight their common enemy. (İki ülke, ortak düşmanlarına karşı savaşmak için birleşti.)

3. B1 (sıfat) sıradan, alelade, basit

• a common soldier. (sıradan asker, er)

• It's only common decency to apologize. (Özür dilemek sadece sıradan bir nezakettir.)

Common ile Örnek Cümleler

• Pollution is a common problem in many major cities.
› Kirlilik birçok büyük şehirde yaygın bir sorundur.

• English is a common language spoken around the world.
› İngilizce dünya çapında konuşulan ortak bir dildir.

• The flu is a common illness during the winter.
› Grip kış aylarında sık görülen bir hastalıktır.

• His songs are popular among the common people
› Şarkıları sıradan insanlar (= avam) arasında popüler.

• These features are common to many languages.
› Bu özellikler birçok dilde ortaktır.

• The common history of the two nations shaped their relationship.
› İki ulusun ortak tarihi, ilişkilerini şekillendirdi.

• The government should work for the common good of all citizens.
› Devlet, tüm vatandaşların ortak menfaati için çalışmalıdır.

• Artificial intelligence technology has become increasingly common.
› Yapay zeka teknolojisi giderek yaygınlaşıyor.

• It's common knowledge that smoking is bad for your health.
› Sigara içmenin sağlığa zararlı olduğu yaygın bir bilgidir (= herkesin bildiği bir şeydir).

• The committee reached a conclusion by common consent.
› Komite ortak mutabakat ile bir sonuca vardı.