İngilizcede 'present perfect tense' ve 'simple past tense' kullanımı, konu anlatımı.

Present perfect tense geçmişte başlamış ve hala devam eden veya etkisi devam eden bir olayı belirtmek için kullanılır. Simple past tense ise geçmişte başlamış ve bitmiş bir olayı belirtmek için kullanılır.

・I have lived in Germany for five years.
 › Beş yıldır Almanya'da yaşıyorum. (Hala Almanya'da yaşıyorum.)

・I lived in Germany for five years.
 › Almanya'da beş yıl yaşadım. (Aartık Almanya'da yaşamıyorum.)

・I washed the car, but now it's dirty again.
 › Arabayı yıkadım ama şimdi yine kirli.

・I have washed the car. It's clean now.
 › Arabayı yıkadım. Artık temiz.

・I met her at the party, but I have forgotten his name.
 › Onunla partide tanıştım ama adını unuttum.

'Yesterday, last week, two days ago' gibi belirli bir zaman dilimini belirten kelimeler sadece simple past tense ile kullanılır.

・I didn't see him yesterday.
 › Onu dün görmedim.

・It was very cold last night.
 › Dün gece hava çok soğuktu.

・He arrived twenty minutes ago.
 › Yirmi dakika önce geldi.

・When did you finish your homework?
 › Ödevini ne zaman bitirdin?

・I lived in France when I was a child.
 › Çocuk iken Fransa'da yaşadım.

・What time did you have your dinner?
 › Akşam yemeğini saat kaçta yedin?

'Today, this morning, this week, this month, this year' ifadeleri ile bitmiş bir zamandan diliminden bahsederken simple past tense, birtmememiş bir zaman diliminden bahsederken present perfect tense kullanılır.

・I haven't drunk coffee this morning. 
 › Bu sabah kahve içmedim. (Sabah devam ediyor - hala kahve içebilirim.)

・I didn't drink coffee this morning.
 › Bu sabah kahve içmedim. (Sabah bitti - sabahtan sonra kahve içebilirm.)

'Before' present perfect tense ile kullanılırsa geçmişteki bir deneyimi, simple past tense ile kullanılırsa geçmişi vurgular.

• I have read this book before.
› Bu kitabı önceden okudum. (Deneyimi - kitabı okuduğunu vurgular.)

• I read this book before.
› Bu kitabı önceden okudum. (Geçmişi - eskiden okuduğunu vurgular.)

'Already, yet, just' zarfları genellikle present perfect tense ile kullanılır. Ama Amerikan İngilizcesinde, özellikle konuşma dilinde, simple past tense tercih edilir.

・He has already left.
・He already left. (American)
 › O çoktan gitti.

・I haven't finished yet.
・I didn't finish yet. (American)
 › Henüz bitirmedim.

・He has just arrived.
・He just arrived. (American)
 › O daha yeni geldi.