He ile cümleler
He
All
Simple
Advanced
He always extols the virtues of English.
İngilizcenin üstünlüğünü he zaman över.
He wasn’t really a he, he was a she.
Aslında o bir erkek değildi, o bir kızdı.
He claims he acted in self-defence.
Nefsi müdafaa yaptığını iddia ediyor.
He had to admit he was wrong.
Hatalı olduğunu kabul etmek zorundaydı.
He claims that he predicts future events.
Gelecekteki olayları tahmin ettiğini iddia ediyor.
He helped me as he had promised.
Söz verdiği gibi bana yardım etti.
He worked hard, thus he was successful.
Çok çalıştı, bu sayede başarılı oldu.
He won't sing, nor will he dance.
Şarkı söylemeyecek, dans da etmeyecek. | Ne şarkı söyleyecek, ne de dans edecek.
He studied until he knew it by heart.
Ezberleyene kadar çalıştı.
He narrowly escaped death when he was shot.
Vurulduğunda ölümden kıl payı kurtuldu.
He came after he had finished his work.
İşini bitirdikten sonra geldi.
Good as he is, he can be rude.
Ne kadar iyi olsa da, kaba olabilir.
He earns more as he gains more experience.
Tecrübe kazandıkça daha çok kazanıyor.
He achieved what he set out to do.
Yapmayı amaçladığı şeye ulaştı.
When he saw us, he drew his sword.
Bizi görünce kılıcını çekti.