Please see the map below for directions.

Yol tarifi için lütfen aşağıdaki haritaya bakınız.

The purpose of a map is to show directions.

Haritanın amacı yön göstermektir.

The wind changed direction.

Rüzgar yön değiştirdi.

The wind has changed direction.

Rüzgar yön değiştirdi.

He pointed in my direction.

Bana doğru işaret etti.

They’re going in the wrong direction.

Yanlış yöne gidiyorlar. | Yanlış istikamette gidiyorlar.

She was walking in my direction.

Bana doğru yürüyordu. | Benim yönümde yürüyordu.

I lost all sense of direction.

Nereye gideceğimi bilmiyorum. | Yönümü tamamen kaybettim.

They went in the same direction.

Aynı yönde gittiler.

He set off in a different direction.

Farklı bir yönde yola çıktı.

I have a bad sense of direction.

Yön bulma becerim kötüdür.

Which direction do we have to take?

Hangi yöne gitmeliyiz? | Hangi yöne sapmalıyız?

Fiscal policy shapes a country's economic direction.

Maliye politikası bir ülkenin ekonomik yönünü şekillendirir.

We were walking in no particular direction.

Belli bir yönde yürümüyorduk.

He set off in the opposite direction.

Zıt yönde yola çıktı. | Ters yönde yola koyuldu.