İngilizcede ‘Could’ Kullanımı | Bilexis Blog
İngilizcede ‘Could’ Kullanımı
İngilizcede ‘Could’ Kullanımı

İngilizcede 'could' kullanımı, konu anlatımı ve örnek cümleler.

Could, Türkçeye ‘-ebilirdi’ olarak çevirilir. Can'in geçmiş hali olarak bir yeterlikten veya şu anki bir olasılıktan, istekten, izinden ve öneriden bahsederken kullanılır.

Yapı
  Olumlu (özne + could + V1)
  • I could run fast.
  › Hızlı koşabilirdim.
  Olumsuz (özne + could + not + V1)
  • I couldn't run fast.
  • I could not run fast.

  › Hızlı koşamazdım.
  Soru (could + özne + V1)
  • Could you run fast?
  › Hızlı koşabilir miydin?

Kullanım Yerleri

Geçmiş Yeterlik
Can'nin geçmiş hali olarak, geçmişteki bir beceriden, imkandan bahsederken kullanılır.

• He could swim very well.
› Çok iyi yüzebilirdi.

• I knew that you could do that.
› Bunu yapabileceğini biliyordum.

• When I was younger I could run fast.
› Gençken hızlı koşabilirdim.

• He couldn't come to the party yesterday.
› Dün partiye gelemedi.

İzin
Kibarca bir şey yapmak için izin isterken kullanılır.

• Could I borrow your umbrella?
› Şemsiyenizi ödünç alabilir miyim?

• Could I use your phone, please?
› Telefonunuzu kullanabilir miyim, lütfen?

Rica
Kibarca birinden bir şey yapmasını isterken kullanılır.

• Could you open the door?
› Kapıyı açar mısınız?

• Could you pass me the salt?
› Tuzu uzatır mısınız?

Olasılık
Bir şeyin mümkün olduğunu belirtmek için kullanılır.

• He could be right.
› Haklı olabilir.

• He could have lost his job.
› İşini kaybedebilirdi.

• The accident could be prevented.
› Kaza önlenebilirdi.

Öneri
Bir öneride bulunmak için kullanılır.

• We could eat out tonight, if you like.
› İstersen bu gece dışarıda yiyebiliriz.

• I wonder if we could go to the beach this weekend.
› Acaba bu hafta sonu sahile gidebilir miyiz?

Rahatsızlık
Genellikle öfkeli bir biçimde bir rahatsızlığı belirtmek için kullanılır.

• I'm so pissed off I could scream!
› O kadar sinirliyim ki çığlık atabilirim!

• You could have told me the truth!
› Bana doğruyu söyleyebilirdin!

  ☞ Could birinden bir şey yapması için bir ricada bulunurken veya bir şey yapmak için izin isterken kullanıldığında, soruya 'can' ile cevap verilir.

• “Could I ask a question?” “Yes, you can.”
› “Bir soru sorabilir miyim?” “Evet, sorabilirsin.”

• “Could I borrow your book, please?” “No, you can't.”
› “Kitabınızı ödünç alabilir miyim, lütfen?” “Hayır, alamazsın.”

'Could' ile Örnek Cümleler

I could play the piano then.
O zaman piyano çalabiliyordum.

He said that he couldn't come to the party.
Partiye gelemeyeceğini söyledi.

She could read French when she was four.
Dört yaşındayken Fransızca okuyabiliyordu.

I couldn't believe my eyes when I saw her.
Onu gördüğümde gözlerime inanamadım.

Could you repeat that, please?
Lütfen tekrar edebilir misiniz?

I couldn't sleep last night because of the noise
Dün gece gürültüden uyuyamadım.

We could be making a big mistake.
Büyük bir hata yapıyor olabiliriz.

The situation couldn't be worse!
Durum daha kötü olamazdı.

You could at least try to help me!
En azından bana yardım etmeyi deneyebilirdin.

He asked if we could meet at the library.
Kütüphanede buluşup buluşamayacağımızı sordu.

I wasn't sure If I could do that.
Bunu yapabileceğimden emin değildim.

I'm not sure If I could do that.
Bunu yapabilir miyim emin değilim.

I'm not sure if I could have done that.
Bunu yapmış olabilir miyim emin değilim.

If I had time, I could help you with your project.
Zamanım olsaydı, projende sana yardım edebilirdim.

I wish I could turn back time and make different decisions.
Keşke zamanı geri alıp farklı kararlar alabilseydim.

If you could lend me some money, I would really appreciate it.
Bana biraz borç verebilirseniz, gerçekten minnettar olurum.

I wonder if we could meet at the park instead of the coffee shop.
Acaba kafe yerine parkta buluşabilir miyiz?

Editörün Seçtikleri